Para Harcamayı Biliyor Muyuz?

Nasıl click-bait bir başlangıç değil mi sevgili okuyucu, fakat bu zamana kadar bu konunun üzerinde durmamış olmamız inanılmaz.

Herkes gibi, para kazanamasak da nasıl kazanacağımız konusunda az çok fikrimiz var. Şu ya da bu şekilde çevremizde daha önceden para kazanmış kişiler var, ya da hiç olmadı internet hergün daha önce zengin olmuş yüzlerce insanın ilham verici fotoğrafları ile dolu. Bu konuda geniş bir külliyat var. 

Fakat yine inanılmaz bir şekilde paranın nasıl harcanacağı ile ilgili yeterli kaynak YOK!  İnsanlar perişan. Mesela 2018 piyango talihlisi Ordulu bir beyefendi olan Mutlu Kaya, ilk iş olarak Orduspor’a bağışta bulunmuş.

Bence önce kendimize sormamız gereken tek bir soru var; paramız olsa ne yapardık? Eğer cevabınız önce bir ev sonra güzel bir araba alırım kalanı da bankaya atıp kötü günlere saklarım şeklindeyse çok sıradansınız, bu blog’un da size katabileceği pek bir şey yok. Yok şayet ev ve arabadan sonra kalanı hayır işlerinde kullanırım diyorsanız, aferin! Sizinle tanışmayı çok isterim ki blogun kısıtlı okuyucu kitlesini tanıdığıma inanıyorum Eğer ev ve arabadan sonra dünyayı dolaşırım diyorsanız niyet iyi ama yaratıcılıkta sınıfta kaldınız. 

Para harcama konusunda ben de uzman sayılmam ama size bir iki hayati öneride bulunabilirim; Mesela hemen boşanın, ama hemen. Eğer boşanmazsanız, eşinizin de hayat standardı da sizle  yükseltecektir. Ve ne üzücü ki, paranız bittiğinde eşiniz de mutsuz olacaktır ve hayatı sizin için çekilmez hale getirecektir. Bu nedenle parayı bulur bulmaz boşanın ki eşiniz zengin hayata alışmasın. Parayı bitirdiğinizde tekrar dönebileceğiniz bir kapınız olsun. Sizi zaten fakir seven eşiniz ilk başlarda afra tafra yapsa da sizi yine kabul edecek ve yine fakir hayatınıza dönebileceksiniz.

Ardından, hızla bütün arkadaşlarınızı silin. Çevrenizdeki parasız arkadaşlarınızla para harcamanın zevkine varamazsınız. Artık arkadaşlarınızla ortak bir noktanız kalmadı. Eskiden sefaleti paylaşıyordunuz, şimdi paranızı paylaşmak istemezsiniz değil mi?

En sefil kıyafetlerinizle batakhanelerde sefalet içinde resimler çektirip Instagram’a yükleyin ki paranız olduğu anlaşılmasın.  En dedikoducu akrabalarınızı arayıp çok küçük meblağlarda borç isteyin. Mesela ay sonuna kadar 100 TL alıp parayı geri ödemeyin. Zaten birbirini sadece Facebook’tan takip eden akrabalarınızla da bu şekilde aranıza mesafe koyacaksınız.

Kimsenin ne yaptığınızı anlamayacağı bir iş uydurun. Mega projelerde network optimizasyonu yapıyorum deyin veya büyük datayı yorumluyorum ve trendleri belirleyerek yatırım yapıyorum deyin(Bu işi yapan tanıdıklarım var ve çok zenginler). Sizden akıllı kişiler sizden az paraları olduğunu anlamasın, mazallah paranıza nazar değer!

Yes, işte bunları yaptıktan sonra gidip gönül rahatlığıyla kendinize ev, araba alıp kalanı da bankaya atabilirsiniz Sayın Okuyucu. Zaten biz parayı harcamak için değil kendimizi güvende hissetmek için istemiyor muyuz? Bu şekli en güvenlisi çevremizde beraber para harcayacağımız kimse kalmadı!

Sefalet içinde ölen Yeşilçam artistleri mi bizi böyle yaptı dostlar? Hepimizde bir parasız kalma travması. Sizler sınavlarda harika dereceler aldınız, saçma bir sistem içinde binlerce sayfa ezberleyip okullarınızdan mezun oldunuz, iron man gibi 5 etaplı mülakatlarla işlerinize girdiniz. Bu ülkede hergün sağ salim evinize geliyorunuz. Sahip olduğunuz beceriler sizleri krallar gibi yaşatır. Enseyi karartan bu karanlık kuyulardan çıkın artık. Ne Job Market 50’lerdeki gibi kısıtlı, ne de bu enflasyonist ortam yenebilir sizi

Şimdi lütfen çıkın ve biraz para harcayın. Nasıl iyi harcanacağını da buraya yazın biraz külliyat oluşsun!